Kurultay kararı 08 Nisan günü verildi. Malum merhum Başbuğu da, bir 8 Nisan gününde lapa lapa yağan kar altında alınan abdestle milyonların kıldığı namaz sonrası defnetmiştik. Bu tarih MHP ve ülkücü hareket için zaten önemliydi, şimdi katmerlendi…

Yargı kararı kimin işine gelirse gelsin, bilelim ki ülkücü hareketi ve MHP’yi zor günler bekliyor. Sen ne melanet bir şeymişsin ey nefis…

Ülkücü Misyonun, merhum Başbuğ’un öncülüğünde bu milletin bekasında ben de varım demesi yarım asrı bulmak üzere. 1960’ların sonunda doğum, 1970’lerin sonuna doğru yetişmiş kadroların düşünsel etkinliği ve 12 Eylül zindanları…

Ben inanıyorum ki eğer 12 Eylül evveli devletin göz yummasıyla tırmanan terör ve bu bahaneyle yapılan ihtilal omurgayı kırmasaydı, zindanlarda yakmasaydı, düşünceye gem vurmasıydı, Türk Milletinin ahvali olumlu manada çok farklı olurdu.

Şimdi de ülkücü hareketin önü başka şekilde kesilecektir. Üstelik bilerek ve/veya bilmeyerek ön kesenler bizatihi ülkücüler olacaktır.

Başbuğ sonrası yapılan Genel Kurullarda, Genel Başkanlığa fiilen aday olan Sayın muhteremler; Bahçeli, Ongun, Türkeş, Şemsek, Aydın, Çiftçi, Dervişoğlu, Öksüz ve Beyaz’dır. Geçmişte ve şimdi adaylığı düşünenler ise; Akşener, Ogan, Aydın, Özdağ, Sazak, Başaran, Kaptanoğlu, Türker, Ses, Yılmaz’dır. (hatırlayamadığım isimler olabilir)

Bu kişilerden kaçı şu anda partinin en ücra taşra teşkilatından tutunda Genel Merkeze kadar fiilen yönetimdedir. Veya kaçı son 1 yılda MHP Genel Merkezini ziyaret etmiştir/edebilmiştir. Gözden ırak tutulma mı, gönüllerin pas tutması mı?

Bir diğer açı;

12 Eylül 1980 ihtilali öncesinde kurulan Milliyetçi Cephe (M.C.) koalisyon hükümetlerinde ve 1999’da kurulan 57.’nci koalisyon hükümetinde Bakanlık görevi yapanlardan, kaçı son 1 yılda MHP Genel Merkezini ziyaret etmiştir/edebilmiştir. (vefat edenlere rahmet diliyorum.) Gözden ırak tutulma mı, gönüllerin pas tutması mı?

“Necedir bizim ağ saggallılarımız ay balam?”

Şimdi ne olacak?

Genel Merkezimiz yargı kararını temyiz edeceğini yani kararı tanımayacağını açıkladı. Gönüllerdeki kırgınlığı bilmiyorlar demeyeceğim, bal gibi biliyorlar.

Kayyum olarak atanan arkadaşlar gerekçeli karara müteakip Kurultay için işleme başlayacak. Kurultay gerçekleşir ve Tüzük değişirse Genel Merkez bunu da tanımayacak. Sonuçlarını bilmiyorlar demeyeceğim, bal gibi biliyorlar.

Partiden kopup giden, sonra gelip tekrar muhkem yer kapanlar ülkücü sadakatten en sonda bile bahsetmemeli. Ve hele, paslı mıh misali yerinde nöbet tutan amatörlere asla…

Bize kardeşlik, bize birlik lazım. Ülkemiz kan ağlıyor, milletimiz dönüştürülüyor ve memleketimizin sigortası kendi derdinde hesabı bile doğru dürüst yapamıyor.

Değer mi bunlar? Vallahi de değmez, billahi de değmez…

Es-selam olsun, vesselam olsun, has-kelam olsun kalb-i olarak önce ülkem, sonra partim, sonra ben diyenlere.

[email protected]