ÜLKÜCÜ PARALEL VAR MI?

Ülkücülüğün ve ülkücülerin kıymetini bir ülkücüler bilmedi bir de tuzu kurular…

Bu aralar sevenleri o kadar çoğaldı ki sormayın gitsin. Baksanıza ömrü MHP karşıtlığıyla geçen bazıları MHP dostu oldu çıktı. İnşallah kalıcı(!) olurlar, samimi niyazımdır.

Otuz yıl bürokraside bulundum. Paralel ülkücü görmedim.

İktidara geldiğinde AKP’nin ilk görevden aldığı, defalarca yargı kararıyla geri dönen bürokratların başında gelirim. Ülkücüyü destekleyen paralel görmedim.

Yıllardır okuyup yazmaya çalışırım. Ülkücülerin lehine uzun vadeli yazan paralel görmedim.

Çok sayıda ülkücü sivil toplum kuruluşuna üye oldum, yönetimlerinde bulundum. Buralardan ayrılıp paralele bağlanan ülkücü görmedim.

Devlet memuruyken partimiz MHP’den milletvekili adaylığı için iki kez istifa ettim ve aday oldum. Seçilecek yerde olmamama rağmen, yeri garanti olan bazı seçkinlerden daha çok il-ilçe-sokak-mahalle-köy dolaştım, daha çok kişiye selam verdim, daha çok kişiyi kucakladım. Paralelim deyip de MHP’yi destekleyen görmedim.

Sadece MHP’lilerin moralini bozmak için “eski ülkücüyüm ancak AKPARTİ’yi destekliyoruz” diyenler oldu.

Kullandıkları terminolojiden bazılarının bulaşıklığı olduğunu, bazılarının ise hiçbir ilgisinin olmadığını gördük.

Haksızlık etmemek gerekir, geçmişiyle sorunu olmayan cemaat mensuplarından ülkücülere sempati ile bakanlar gördüm. Sadece sempati…

Ülkücülerden de cemaatin özellikle yurt dışı hizmetlerini takdir edenler oldu. Sadece takdir…

Paralel işi bayağı tuttu.

Çok yakından tanıdığım birisi görevden alınmıştı. Merak ettim sordum. “O paralel dediler.” “Yahu mümkün değil, ben bunun hayatını bilirim, o ülkücüdür” dediğimde, “sen bilmezsin hatta eşi ve çocukları bile bilmez” cevabını aldım.

Yine geçenlerde bir kısım bürokrat “paralel” denilerek görevden alınmıştı. AKP iktidarının çok öncesinden tanıdığım bu adamların da paralelle bir ilgisi yoktu.

Bizim mahalleye de bu hastalık bulaştırıldı, her nasılsa…

2012’de Sayın Koray Aydın Genel Başkan adayı olduğunda, kendi yayın organlarımızda aniden karşıt yazılar çıkmaya başladı. Aklanan kararlar bile sorgulanıyordu.

Karşı çıktım ve görüşümü ilgililere bizzat aktardım. Koray Aydın adına konuştuğum ve yazdığım düşündürtülmüş olmalı ki, o günden sonra Sayın Genel Başkanımız bana mesafe koydu.

Oysa benim Koray Aydınla tek bardak çay içmişliğim, 3 dakikalık sohbetim bile yoktu.

Sadece ülkesini ve ülküsünü seven amatör bir ülkücü refleksiyle sesli düşünmüştüm o kadar. Şimdi olduğu gibi…

Madde bir: Ülkücüden “paralel” olmaz.

Madde iki: Cemaatlerde biat vardır. Ülkücülerde Allah’a biat, layık olduğu sürece Reis’ine-Lider’ine itaat vardır. Gerisi laf-ı güzaftır.

Yeter artık diyelim…

Sayın Genel Başkanımız da, Tüzük değişikliği için imza verenler de, vermeyenler de, adayım diye ortaya çıkanlar da, çıkacak olanlar da kardeş olarak görmeye çalışmalıdır birbirini.

Dağılan, karalanan, yaralanan, inciten bir yapıdan ne milletimize ne de partimize bir fayda gelir.

Es-selam olsun, vesselam olsun, has-kelam olsun ülkemi yönetebilirim diyen ülküdaşlara. [email protected]

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yavuz Koca Arşivi