6-7 Temmuz 2025… Bu tarihleri “lanet bir gün” diye hafızama yazıyorum. Bet, hicran, vahim bir haberde kahrolduğumuz bir gün olarak kabul ediyorum. Türk Ordusu’nun harekât icra ettiği bir bölgede 12 Türk evladını, kahraman Mehmetçiği şehit verdi bu millet! “Metan ve karbonmonoksit gazından zehirlendiler” haberiyle 12 şehit. Ya sabır!.. Ne çare aklım almasa da olguyu kabul etmek zorunda bırakılıyorum; ama hadiseye vakıf oldukça da olanları hiçbir surette sindiremiyorum. Nasıl olur?..

Bu fecaat sonrası Milli Savunma Bakan Yaşar Güler, beraberinde Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) Komuta Kademesi ile gittiği Yüksekova’da şu açıklamayı yapmış:

Dün, Pençe Kilit Harekât bölgesinde 28 Mayıs 2022’de şehit olan kahraman silah arkadaşımız Piyade Üsteğmen Nuri Melih Bozkurt’un aziz naaşına ulaşmak için komandolarımız tarafından bir mağarada arama-tarama faaliyetleri gerçekleştirildi. Faaliyet esnasında kahraman komandolarımız metan ve karbonmonoksit gazından etkilendiler. Gazdan etkilenen ve mağaradan çıkarılan kahraman silah arkadaşlarımız derhâl hastaneye sevk edildiği esnada mağarada kalan silah arkadaşlarımız için AFAD ve Türkiye Kömür İşletmeleri Tahlisiye ekipleriyle koordineli şekilde kapsamlı bir çalışma da başlatılmıştır.

Bu elim hadise sonucu maalesef 12 kahraman silah arkadaşımız şehit oldu…

Sn. Güler’in açıklaması böyle... Bakanın açıklamasına döneceğim; fakat dünya basını nasıl haber yapmış, gelin bir iki aktarımla paylaşayım. Mesela CBS NEWS’ün haberi: 12 Turkish soldiers die from methane gas in Iraqi cave while searching for remains of comrade killed by militants. Türkçe tercüme ile “12 Türk askeri, militanlar tarafından öldürülen silah arkadaşlarının ‘ceset’ kalıntılarını ararken Irak’taki mağarada metan gazından öldü”. Abu Dabi merkezli The National ise “Irak’ta mağara araması sırasında metan gazına maruz kalan 12 Türk askeri hayatını kaybetti” diye okuyucularına duyurmuş. The National’ın alt başlığa ise şöyle: “Askerler 2022’de öldürülen bir askerin cesedini arıyorlardı”. Reuters, ALJAZEERA, BBC, euronews.com hepsi; hepsi benzer başlıkta yaşadığımız felaketi haber yapmış: metan gazından ölen askerler…

Bakan Güler’in anlattıklarına dönelim. Sayın Bakanın açıklamasıyla ipti şunu öğreniyoruz: 28 Mayıs 2022, aynı bölgede, Piyade Üsteğmen Nuri Melih Bozkurt şehit verilmiş. Şehit Üsteğmen Nuri Melih, Ali Kınık’ın “Satan Utansın” şiirinden dizeler paylaşan, adı gibi bir Bozkurt Türk Subayı! O mısralar ise şöyle;

Kendi öz yurdumda ben miyim garip?

Beni bir köşeye atan utansın

Eğilmiyor diye, kurdu hor görüp

İti el üstünde tutan utansın!

İşte… Böyle bir Bozkurt’un naaşını arıyordu kahraman şehitler!

Bu talihsiz olayı kaynaklarına dayanarak, tafsilatıyla aktaran Serdar Akinan’ın anlattıklarını önemsiyorum. Akinan, o gün (28 Mayıs 2022) yoğun çatışmalar sebebiyle Bozkurt’un naaşının alınamadığını ifade ediyor. Yani 1135 gündür şehidimizin naaşına ulaşamamışız; bölge-arazi koşullarını kabul etmekle beraber, hakikaten üzülmemek elde değil.

Kıymetli okur, biliyor ve hepiniz gibi öyle olduğuna inanıyorum ki harekât bölgesinde faaliyet icra eden birliklerimiz, eğitim ve savaş kabiliyetiyle bırakın bölgeyi, dünyanın en değme ordularının imrendiği Türk Ordusu’dur! Bu ordunun faaliyet bölgesinde her türlü teknik, askerî, coğrafi ihtimal ve şartları hattan satha kadar değerlendirmeden ameliyat yapacağını düşünmek, aklımın alacağı bir mevzu olamaz. İHA, SİHA uçuran, KORAL ile elektronik harp sisteminde çığır açan ve gözünü 5. nesil KAAN üretmeye diken bir devlet, araziye tedbirsiz, teçhizatsız birlik mi gönderir, bu olabilir mi?

Yerkürede ciddi ordulara sahip devletler gibi bizim de muhakkak Standart/Daimî İşletim Prosedür’ü (SOP) denilen talimat ve işleyiş esaslarımızın olduğunu düşünüyorum. Eğitimi ve vizyonuyla medarıiftihar, göz nurumuz TSK’nin kamuoyu nezdinde bu intibaı vakta ki değişmesin diye suallerim vardır ve herkes gibi cevaplar ararım.

“19 asker (eğer öyle ise) aynı anda ve tedbirsiz vaziyette mağaraya neden girdi?” sualini başa çatıp, devam etmek istiyorum:

1. Birlik ölçekli icra-operasyon komutanı ve personeli, gerekli eğitim ve deneyime sahip mi?
2. Saha arama tarama ve muharebe ortamlarında çalıştırılabilir teknik ve elektronik cihazlar var mı, yeterli midir?
3. Faal birliklerimizin arazi şartlarına göre operasyon öncesi, esnası ve sonrasında motivasyonu, kondisyon ve disiplini gözlenebilir midir?

12 şehidin acısı yüreğimizdeyken dahası ve izah edilemez olanı, aynı acıyı tekrar yaşamak olur. Buna bir daha katiyen müsaade etmemek gerek. Devlet umurunu başa almış hükümet ve onunla teşriki mesai eden (sivil-asker fark etmeksizin) her bürokrat, bu işte, sorumluluğu oranında umarım kafa yorar. Hata ya da kusur neydi, açıkça bilelim. Bilelim ki onca sıkıntı ve zorluklara göğüs geren, vatanında mutlu ve onurlu yaşamasını istediğimiz aziz Türk milletinin göz nuru evlatları, kahraman Mehmetçik bir daha ne böyle kaderin gadrine uğrasın ne de anaların babaların ciğeri yansın.

Kurduğu Cumhuriyet ile 100 yıldır gafili ve haini kahreden Başbuğ Gazi Mustafa Kemal’i ihtiram ile selamlıyorum.

Tanrı Türk’ü Korusun ve Yüceltsin!