Sn. Erdoğan’ın da, hükümetin de yumuşak karnı galiba bir türlü rayına oturtulamayan ekonomi.

Yirmi yıl kadar önce, dünyanın hatırı sayılır paraları arasında olan TL ne yazık ki bugün dünyanın en alt sıralarında:

1 Gürcistan Lari’si: 8.91, 1Türkmenistan Manat’ı: 6,65, 1 Bosna Hersek Mark’ı: 12.77, 1 Azerbaycan Manat’ı: 13.71,1 Yeni İsrail Şekel’i: 6.38, 1 Kuveyt Dinar’ı: 75.72, 1 İngiliz Sterlin’i: 29.01, 1Bulgar LEVA’sı:12.76, 1 ABD Dolar’ı: 23.13, 1 EURO:25.05, 1 Papua Yeni Gine KİNA’sı: 6.60 Lira. Yazının yazıldığı 08.06.2023 günü.

Devletin politika faizi: 8.5 TL iken Rasyonel-Gerçek FAİZ: 35-40 TL idi.

Devletler uluslararası normlara göre yönetilir. Uluslararası şartlar neyi gerektiriyorsa, onlara ayak uydurmak gerekliliği vardır.

Beceriksizliğinizi ve iş bilmezliğinizi din ile soslamaya kalkarsanız, halkı da böyle kandırırsanız, gün gelir gerçekler, yüzünüzde şaklar.

“Ortada NAS varken sana, bana ne oluyor?” lafınız havada kalır ve o çok büyük lafları yutmak zorunda kalırsınız.

Bir zamanlar Halk Bankası’nı dolandırmaya çalışmakla itham edip, suçladığınız M. Şimşek’e muhtaç konuma gelirsiniz.

Sn. Şimşek, bu itham ve suçlamaya karşın neden ve niçin bu görevi kabul etti?

Bu da ayrı bir akademik konu!..

Hiç kimse hain değil.

Bu ülkenin her ferdi, ülkesini sever ve yücelmesini ister.

Ülkesinin zenginliği, halkının refahı ile de kıvanç duyar.

Keşke Şimşek başarsa, keşke Şimşek ekonomiyi düze çıkarsa! İstemeyenin iki gözü kör olsun.

Sn. Şimşek’e ne tavizler, hangi vaatler verildi de Şimşek, bu görevi kabul etti, ateşten gömleği giydi?

Madem ekonominiz başarılı idi, madem dünya sizi örnek alıyordu da neden ekonomideki Sn. Nebati ile Kavcıoğlu’nu görevden aldınız?

Ekonomi düzelir mi?

Elbette düzelir.

Ama önce zihniyetin ve anlayışın düzelmesi gerekir.

Merhum Erbakan’ın dediği gibi “Pansuman Tedavilerle” adam değiştirmekle, yeni bakanlar atamakla bu iş olmaz. Olmadığı da görüldü.

Milli Eğitim en canlı örnek. Yedi sekiz bakan değişti ama eğitim bir türlü çağdaş ve akılcı olamadı.

Bu tür gayretlere: zaman kaybı denir.

Oysa Türkiye bu badireden ve ancak zihniyet değişikliği ve çağdaş düşünce ile çıkabilir.

Şeffaflık şart.

Ekonomide güvenilir rakamlar ve veriler şart.

Öyle TÜİK’in ısmarlama enflasyon rakamlarıyla halk, açlığa mecbur edilir.

Soru şu: Hazine ve Maliye Bakanı ile M. Bankası Başkanı değiştiğine göre; zihniyet de değişti mi?

Mart 2024’de mahalli seçimler var. Büyük şehirleri yeniden kazanmak için popülist seçim ekonomisi mi devreye alınacak? Yoksa her şeye rağmen, ülkenin geleceği düşünülerek, rasyonel, akılcı, uluslararası normlara uygun politikalar mı?

Sn. Mehmet Şimşek ile Sn. Dr. Hafize Gaye Erkan’ın ekonominin başına getirilmesi bir zihniyet ve yanlıştan dönülmenin nedeni mi yoksa Batı’ya, finans çevrelerine ve IMF’ye bize artık Dolar verin mesajı mı?

İnşallah ekonomi amasız, fakatsız, nedensiz emin ellere teslim edilmiştir.