Mirasyedi

Miras yüzünden kavga eden iki kardeşten birisi şikayet babında bir büyüğüne uğrar. “Ağabey biliyorsun anamız ve babamız rahmete ulaştı. Mirasta anlaşamıyoruz” der. “Bunun için mi kardeşinle çocuklarınızın yanında kavga ettiniz?” sorusuna, “benim de çoluk çocuğum var. Onları düşünmek zorundayım” cevabını verir. “Peki, evlatlarınıza baba malı için kardeş kavgası yolunu açtığınızın farkında mısınız”, sorusuna ise “haklısın ağabey” der ve oradan ayrılır lakin nizaa devam eder.

Beyler, öyle kötü bir düşünsel miras bırakıyoruz ki, birbiri için can feda edenler, bir başkası için birbirini kan davası ölçeğinde hançerlemekle meşgul. Bakın size kıssadan hisse bir örnek vereyim.

Amatör

Hatırlarsınız Ağustos 2015’te AKP Ankara Milletvekili Aydın Ünal MHP’ye ve Sayın Bahçeliye kavgada dahi söylenmeyecek sözler söylemişti. Bendeniz de amatör bir ülkücü refleksiyle cevap vermiştim. (https://www.habererk.com/mhpye-hakaret-eden-vekile-acik-davet-makale,1723.html)

Sonra olanları biliyorsunuz. Bizim Milletvekillerimiz Aydın Ünal’la TBMM’de karşılaştılar, tokalaştılar, görmedim ama belki yanak yanağa öpüştüler.Yetmedi, AKP-MHP seçimlere birlikte girme kararı aldı. Benim yazdıklarımda ortada kaldı. Amatörlük işte, ne yapalım!

Beyler, verin Allah’ın hatırına kıssadan hisse çıkarın ve birbirinizi yaralamayın. Ve hele korkutmaya çalışmayın. Ayrıca biz, -ülkücü hayat dışında başkaca bir ömür yaşamayanlar- birbirimizin neden korkacağını neye eyvallahı olmayacağını çok iyi biliriz.

Ülkücünün Üç Korkusu

Bir. Allah korkusu. Kuran’ı Kerim’in özü olan ve namazın her rekatında okunan Fatiha suresini bildikleri için, Allah korkusunu bilirler. (Ülkücüleri tanımayanlar, Google’a “Ali Bülent Orkun” diye yazsınlar ve beyaz kefeniyle yağlı urganın önündeki şehidimizin yüzünde can korkusunun izini görürlerse, amatör ülkücüler tükürdüğünü yalamaz ama ben bu sözleri yalayacağım, söz.)

İki. Vatan gider, bayrak düşer korkusu. Ülkücüler hiçbir zaman, ne seccademi serebildiğim yer benim vatanımdır ne de karnımın doyduğu yer vatandır dediler. Vatanı, uğrunda ölünebilen, sınırları kanla çizilen, üzerinde hür olarak yaşanan toprak bildiler. Bayrak ise namustur ve bunun başkaca izahı yoktur…

Üç. Yaşlı ana-baba ve özürlü evlat korkusu. Ahir ömürlerinde sel-sefil olabilecek ana ve babaları için korkarlar. Hele kardeşleri de yoksa… Hakeza, kendisine ve etrafına zarar veren, tuvaletini yapamayan, yemeğini yiyemeyen bir evlatları var ise “yokluğumda evladımın hali nice olur” endişesini yaşayabilirler…

Bu üç korku dışındakilere eyvallahı olmayanları dünyevi nimetlerle veya canla tehdit etmeyin Allah (c.c) aşkına. Ve ülkücünün ülkücüyü tehdidinden ar edin Mevla hatırına…

Vallahi de değmez tallahi de…

Es-selam olsun, ves-selam olsun, has-kelam olsun kırk yıllık hatırı olan kahveyi bir kutu kolaya değişmeyenlere.