Ekrem İmamoğlu ve arkadaşlarının Almanya’ya, Türkiye-Gürcistan maçını seyretmeye, bedeli İBBB bütçesinden ödenen özel jetle gittiğini Mansur Yavaş’a yakın sosyal medya fenomenlerinden ve gazetecilerden öğrendik. Yavaşçılar bu bilgiyle birlikte, Mansur Beyin Atatürk Orman Çiftliğinde piknik yapan vatandaşlarla birlikte, plastik sandalyede maçı seyrederken çekilmiş fotoğraflarını paylaştılar. Bir yanda belediyenin parasıyla jet kiralayarak maç seyretmeye giden Ekrem Bey diğer yanda sıradan insanlarla çay içip sohbet ederek maç seyreden Mansur Bey. Sizce Türk halkı kime prim verir?

Ekrem Bey gerçekten farklı ve çok ilginç bir siyasetçi. 2019 seçiminden sonra Karadeniz seyahatine götürdüğü gazetecilerden Ak Partiyi destekleyenlere VİP protokolü uyguladığı için kendisini eleştirenlere ‘’Vız gelir tırıs gidersiniz.’’ demişti. Geçen ay Avrupa Olimpiyat Oyunlarının imza merasimine 45’i gazeteci 73 kişilik kafileyle özel jet tutarak gitmesi ve masrafların tamamını belediyeye ödetmesi de çok ağır eleştiriler almasına neden oldu. İmamoğlu’na en yakın gazeteciler bile bu tavrı savunmakta zorluk çektiler. İBBB doğrulayana kadar özel jetle gidildiğini yalanlayan siyasetçiler oldu. Ekrem Beyin bütün bunların üzerine yine özel bir jetle ve kalabalık bir kafileyle maç seyretmek için Almanya’ya gitmesi herkesi şoke etti.

Bu seyahatin, Mansur Yavaş’ın yakınları tarafından Ekrem Beyle Mansur Beyin mukayesesiyle birlikte servis edilmesi, bugüne kadar alttan alta devam eden mücadelenin artık göz önünde devam edeceğini gösteriyor. İmamoğlu’nun Elazığ depreminde depremzedeleri hızlıca ziyaret edip insanlar henüz enkaz altındayken Palandöken’e kayak yapmaya gitmesi de Yavaşı destekleyenler tarafından ama daha dikkatlice servis edilmişti. Ekrem Beyin kayak görüntüleriyle eş zamanlı olarak Mansur Bey’in depremzedeler için oluşturulan aşevindeki gayretli çalışmaları haberleştirilmişti.

CHP’de, en güçlü siyasetçinin dolayısıyla cumhurbaşkanlığının en iddialı adayının İmamoğlu olduğu bir gerçek. Ama yaptığı yanlışlar nedeniyle rakipleri güç kazanırken yıprandığı da bir başka gerçek. Aslında yapması gereken çok basit. İşine yoğunlaşacak, gece gündüz İstanbul için çalışacak ve bu çalışmalarını halka duyuracak. Anadolu’yu karış karış gezecek.  Yani Tayyip Beyin belediye başkanıyken yaptıklarını yapacak. Bazı analistler Tayyip Beyin başbakan olmasını hapis yatmasına bağlarlar, ‘’Milletimiz mazlumu sever,’’ derler. Milletimiz mazlumu sever ama her sevdiğine oy vermez. Hapis yatmakla oy alınabilseydi sekiz yıl zindanda işkence gören Muhsin Bey oy alırdı. Millet, başarılı olana, başarılı olacağını düşündüğüne oy verir.

Ekrem Bey, Kemal Bey kurultayda yenildiğinde zirvedeydi. Yerel seçimlerde kazanılan büyük başarı Kemal Beyi zayıflatırken Ekrem Beyle birlikte Mansur Beyi ve Özgür Özel’i de güçlendirdi. Mansur Bey uzun yıllardır popüler. Yerel seçimlerde rakibine %30’dan fazla fark atması ve milliyetçilerin kalesi olan çok sayıda kentin onun sayesinde CHP’ye yönelmesi, Mansur Beyi daha da güçlendirdi. CHP’nin oy oranının bütün tahminlerin üzerinde artması ve Ege’nin, Akdeniz’in ve Güney Marmara’nın oy patlaması yaparak hemşerileri Özel’e sahip çıkması, Ekrem Bey’in güçlü bir alternatifinin daha doğmasına yol açtı. Özel özellikle yerel seçimlerden sonra muhteşem bir performans sergiliyor. Normalleşme Özel’i hem partide hem de kamuoyunda hem gündem yapıyor hem de güçlendiriyor. Libya, Suriye ve Irak tezkerelerinde CHP tavır değiştirirse Özel’e olan destek katlanarak artar.

Ekrem Bey, Mansur Bey ve Özer Bey sağ seçmenden de oy alabilen figürler. Milletle çelişen bir tarafları yok. Bu nedenle diğer CHP’li siyasetçilerden farklılar. Ekrem Beyin avantajı diğer iki adaya göre partide daha güçlü olması. Ama özel jetle maç seyretmeye giden bir siyasetçi partide de kamuoyunda da yıpranır. Hele Mansur Bey ve Özer Bey gibi mazbut ve mütevazi rakipleri varsa. Ekrem Beyin çok eleştirdiği Tayyip Bey belediye başkanlığından ayrıldığında başkan seçildiği zaman oturduğu evde ikamet ediyordu. Belediye başkanıyken bir kez bile özel bir jetle yurtdışına gittiğini duymadık.

Merkez Sağ seçmenin peşinden gittiği Bayar, Demirel, Menderes ve Özal mütevazi insanlardı. Başbakan ya da cumhurbaşkanı olmaları hayat standartlarını yükseltmedi. Merkez sağ partiler, Çiller ve Yılmaz gibi halktan kopuk ve lükse düşkün isimleri lider yapınca tükendiler. Kaldı ki sol seçmen bu konularda sağ seçmenden daha duyarlıdır. Asla sandığa tıpış tıpış gidip oy vermez, şimdiye kadar vermediği gibi.

Ekrem Bey, ‘’Parti elimde, rakibim Erdoğan veya bir Ak Partili olduğu sürece ne yaparsam yapayım adayda olurum, seçimi de kazanırım, şimdiye kadar hep kazandım’’ diye düşünüyorsa çok yanlış düşünüyor. Ak Parti’de 31 Mart seçimlerine kadar hep kazanmıştı. Her şeyin bir ilki vardır. Başta Tayyip Bey olmak üzere Ak Partililerde yıllarca ‘’Rakibimiz CHP olduğu sürece kazanırız’’ diye düşündüler ama büyü 2019’da bozuldu. Değişimi anlayamayan Ak Parti 2024 yılında hezimet yaşadı.

Ekrem Beyin parti içinde sağ seçmenden oy alabilen ve doğru hamleler yapan iki güçlü rakibi var. Kılıçdaroğlu eskisi kadar güçlü olmasa da Ekrem Beyin en iddialı rakibi kim olacaksa onu desteklemeye hazır. Ekrem Bey, cumhurbaşkanı olmak istiyorsa lüksten, şatafattan ve özel jetlerden uzak durmalı, millet kokmalı. CHP, Ak Partinin ekonomik durum nedeniyle çok yıpranmış olduğunu dikkate almalı. Eğer ekonomi Tayyip Bey’in hedeflediği gibi düzelirse CHP’nin işi zorlaşır. Millet 2027 ya da 2028’de 2024’e bakıp oy vermez. O günkü koşullara bakarak oy verir.

CHP’liler birbirlerini yıpratmayı ve küçük siyaseti bırakmalı. CHP, halkın %75’inden fazlasının yaşadığı, ekonominin %85’ini oluşturan belediyeleri kazandı. Büyük hizmetler yapmalılar. Eser ve hizmet siyasetini merkeze almalılar. Önümüzdeki seçimlerde başarılı olmuş siyasetçiler yarışmalı, rekabet kim daha büyük hizmetler yapacak, ülkeye hangi eserleri nasıl kazandıracak, üzerine olmalı. Böyle olursa Türkiye kazanır.