Alparslan Güler

Alparslan Güler

Azerbaycan-Rusya geriliminin gerçek nedeni

Azerbaycan ve Rusya tarihlerindeki en büyük krizi yaşıyorlar. Şu ana kadar duyduğunuz yorumları unutun. Krizi ve krizin asıl nedenini ve yan nedenlerini birde benden okuyun. Putin ve ekibi Azerbaycan tarafından kandırıldıklarını hatta dolandırıldıklarını düşünüyorlar. Olanları kısaca hatırlayalım.

İkinci Karabağ Savaşı başladığı gün, Rusya’nın Kafkasya’daki en sadık müttefiki Ermenistan’dı. Ermenistan’ın sınırlarını Rus askerleri koruyordu. Rusya’nın yurtdışındaki en büyük üslerinden biri, 5 000’den çok askeriyle, Ermenistan’daydı. Rusya-Azerbaycan ilişkileri iyiydi ama müttefiklik seviyesinde değildi. Rusya’nın 2008 yılından itibaren Gürcistan’la diplomatik ilişkisi yok.

Ahval buyken Kremlin, Batı yanlısı Peşinyan’ın uyguladığı politikalardan rahatsızdı. AB’ye üye olmaya çalışan Peşinyan, ikinci Zelenski olarak görülüyordu. Rusya hem Peşinyan’ı cezalandırmak hatta iktidardan düşmesini sağlamak hem de Azerbaycan’la ilişkilerini daha da geliştirmek için Karabağ operasyonuna yol verdi.

Azerbaycan ordusu Karabağ dışında işgal edilen topraklarını ve Karabağ’dan da Suşa’yı kurtarmışken, Karabağ’ın tamamının alınması için bir güne ihtiyaç varken Rusya devreye girdi ve ateşkes anlaşması imzalandı. Karabağ’a 2000 Rus askeri yerleştirilmesini ve Rus askerlerinin kontrol edeceği iki koridor yapılmasını hükme bağlayan anlaşmadan çok avantajlı çıktı Rusya. Zira Kafkasya’da dört bölgesinde Rus askeri olacaktı. İki koridor da ama asıl stratejik açıdan çok önemli olan Zangezur Rusya’nın kontrolünde olacaktı.

Ermeni çetelerinin ardı arkası kesilmeyen tacizleri, Azerbaycan ordusunun Karabağ’ın tamamını ele geçirmesiyle sonuçlanan operasyonun başlatılmasına yol açtı. Bu esnada Rusya boğazına kadar Ukrayna bataklığına batmıştı. Müdahale edecek ve/veya operasyonu önleyecek gücü yoktu. Kremlin Azerbaycan’ın bu operasyonu Rusya’nın savaşta olmasından istifade ederek yaptığını ve anlaşmanın dışına çıktığını düşünüyor.

Bu operasyon Putin’in bütün planlarını altüst etti. Zira Ermeniler kendi istekleriyle Karabağ’dan ayrıldılar. Karabağ’da Ermeni kalmayınca onları korumak için Rus askeri konuşlanmasının anlamı kalmadı. Koridorlardan biri yani Laçin Koridoru, Karabağ ile Ermenistan arasında olacaktı. Karabağ’da Ermeni kalmayınca Laçin Koridoru anlamını yitirdi. Ermenistan ‘’Biz Zangezur’a Laçin’e karşılık izin vermiştik. Laçin gündemden düştüğüne göre Zangezur’u da yapmayalım’’ demeye başladı.

Yanlış anlaşılmasın Erivan Zangezur üzerinden Nahcivan’ın Azerbaycan’a bağlanmasına karşı değil. Bu yolun Rus askerlerinin kontrolünde olmasına karşı. Üstüne üstlük Erivan Rus askerlerinin kendilerini korumadığını ileri sürerek Ermenistan’daki üssün kapatılmasını istedi. Böylece Rusya, hem de dört yerde askerim olacak diye zafer ilan ettiği sırada -üç yüz yıldır asker tuttuğu Kafkasya’yı- terk etme olasılığıyla karşı karşıya kaldı. Bu gelişmelerden Azerbaycan’ı sorumlu tutuyorlar ve kandırıldıklarını düşünüyorlar.

Kremlin Kafkasya’yı terk etmeye mecbur kalma olasılığını ortadan kaldırmak için Zangezur koridoruna sımsıkı sarıldı. Koridorun ateşkes anlaşmasında yer aldığı şekliyle yapılması için lobi yapmaya başladı. Koridora karşı olan İran’la yaşanan gerginlik karşılıklı nota vermeye kadar gitti. Putin’in 2024 yılının ağustos ayında gerçekleştirdiği ve Aliyev’in evinde ağırlandığı seyahatin üç amacı vardı: Zangezur koridoruna tam destek verdiklerini göstermek, 2025’in Kasım’ında süreleri dolacak olan Rus askerlerinin beş yıl daha Karabağ’da kalmalarını sağlamak ve Zangezuru da güçlendirecek olan güney-kuzey koridoru konusunda anlaşmaktı.

Bakü, Rus askerlerinin Karabağ’da kalması konusunda adım atmadı. Zangezur Koridoruna itiraz etmedi. Zira ABD, AB ve Ermenistan’ın koridorun Rus askerlerinin kontrolünde olmasını kabul etmeyecekleri belliydi. Bağımsız olunmasından beri Ermenistan’da olan Rus askerlerini ülkeden gönderen Erivan neden topraklarındaki bir yolu Rus askerlerine kontrol ettirsin? Güney-kuzey yoluna tam destek verdi zira bu yol Azerbaycan içinde çok faydalı.

Moskova 3-4 ay baskı yaptıktan sonra Bakü’yü ikna edemeyeceğini gördü. Bu esnada Rus füzeleri bir Azerbaycan uçağını düşürdüler. Pek bilinmez ama uçak füzelerle vurulduğu an Aliyev bir başka uçakla Moskova’ya gidiyordu. Yarı yoldan geri döndü. Resmi açıklama uçak düşürüldüğü için geri dönüldüğüydü. Aliyev’e yakın kaynakların seslendirdiği ama resmen kabul edilmeyen iddia ise başkanın uçağının da radar kilitlenmesi sorunu yaşadığı ve düşmekten son anda kurtulduğuydu.

Uçak olayı ilişkileri daha da gerdi. Azerbaycan, Rus Kültür Merkezlerini kapattı. Sputnik’in hareket alanı sınırlandı. Rusya Karabağ’daki askerleri süreleri dolmadan çekti. Yine seslendirilen ama resmen kabul edilmeyen bir iddiaya göre, Rusya, Azerbaycan üzerinden İran’a ihtiyacı olan silah ve mühimmatları gönderme talebinin reddedilmesinden de rahatsız.

Rusya’nın bir başka rahatsızlığı da yaptığı hamlelere rağmen Peşinyan’ı devirememesi. Paşinyan’ın Batıya yönelimini ısrarla sürdürmesi. Önümüzdeki ay AB’nin Ermenilere serbest dolaşım hakkı tanıması bekleniyor. Kremlin’e göre Paşinyan’ı Türkiye ve Azerbaycan desteklediği için deviremiyorlar. Paşinyan on beş gün önce Tayyip Beyi ziyaret etti. Memleketine dönünce Rusya taraftarı başpiskoposun liderlik ettiği darbe önlendi, darbeciler tutuklandı. Başpiskoposun iddiasına göre Peşinyan sünnetli. Rus ve Ermeni basınlarında yer alan iddialara göre Peşinyan’a darbe olacağı bilgisini MİT ve Azerbaycan istihbaratları verdi.

Rusya’nın, suça bulaştığı iddiasıyla Azerbaycan vatandaşlarını infaz ederken ve tutuklarken hedefi Bakü’nün geri adım atmasını sağlamaktı. Fakat Bakü, uçağı düşürüldüğünde de yaptığı gibi geri adım atmadı misliyle mukabele etti. Son iki gündür Kremlin’den gelen mesajlar çok daha yumuşak. Rusya geçmişe göre çok güçsüz. Azerbaycan çok güçlü. Rahmetli Elçibey’in başına gelen İlham Beyin başına gelmez. Yine de gerilimi daha fazla uzatmamakta ve büyütmemekte fayda var.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Alparslan Güler Arşivi

Ortadoğu’da neler olacak?

02 Temmuz 2025 Çarşamba 09:51

Süleyman Demirel kimdir?

18 Haziran 2025 Çarşamba 09:26

Mansur Yavaş’ın önü açılıyor

03 Haziran 2025 Salı 10:58

27 Mayıs darbesinin mimarı

30 Mayıs 2025 Cuma 09:22