Türkiye’de siyaset yapmak, hele ki sahaya inmek kolay iş değildir. Hele bu işi devletin açık ya da örtülü gücünü arkasına almadan yapmak, yürek ister. Bugün iktidarın ortağı olan MHP bile, “Terörsüz Türkiye” gibi iddialı söylemlerle sahaya inmeye çalışsa da, Anadolu’nun birçok yerinde kahvelere dahi zor girebilmektedir. Bu sadece MHP’ye mahsus değil; muhalefet partilerinin çoğu benzer bir çaresizliği ve korkuyu yaşıyor. Çünkü Türkiye’de siyasi çalışma, sadece fikir üretmekle değil; aynı zamanda tehditlerle, sabotajlarla, bürokratik engellerle ve medya ambargolarıyla mücadele etmeyi de gerektiriyor.
Tam da bu atmosferde, Ağustos ayında Bursa’da miting yapma kararı almak, sıradan bir siyasi eylem değildir. Cesaret ister, vizyon ister, en önemlisi de halkın içine karışacak yüreği ister. İYİ Parti’nin Bursa mitingi bu anlamda sadece bir miting değil; “biz buradayız, korkmuyoruz, çekilmiyoruz” mesajıdır. Mitingin yankıları ise gösterdi ki, halk samimi mücadeleyi görüyor, emeği fark ediyor.
Bazı işler vardır; sonucu hemen alınmaz, alkışı hemen duyulmaz ama zamanla tarihe geçer. Her ne kadar bugün bazı medya kuruluşları görmezden gelse de, halkın hafızası kalıcıdır. Çünkü hiçbir emek, Tanrı katında da, millet vicdanında da zayi olmaz.
Unutmayalım: Büyük düşünmek, büyük riskler almayı, büyük baskılara göğüs germeyi ve bazen yalnız yürümeyi gerektirir. İşte bu yüzden bazı mitingler yalnızca meydanları değil, zihinleri de titretir.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.