Ertuğrul Türkoğlu

Ertuğrul Türkoğlu

Türk Milleti mi - Türkiye Milleti mi?

Her milletin oluşumunda farklı faktörler etkili oldu. Mesela Türk milletinin oluşumunda en etkili faktörler töre, devlet, din ve dildir. Vatan’ın etkisi yoktur desek yanlış olmaz. Zira Türkler dünyanın çok farklı yerlerinde devletler kurdular veya kurulu devletleri ele geçirdiler. Dolayısıyla bir coğrafyaya vatan bilecek kadar bağlanmaları, fetih ruhunu ve gücünü kaybetmelerinden sonradır.

Çin milletinin oluşumunda vatan ve dil ana faktörlerdir. Çin tarihte, medeniyette ileri ve zengin olduğundan her zaman fetih edilmeye çalışıldı. Çoğu Türklerce olmak üzere defalarca fethedildi. Fatihler olarak Çine yerleşenlerin kaderi aynı oldu. En çok iki nesilde Çinlileştiler. Çinliler, Çine yerleşen, daha doğrusu Çin’i sözüm ona fetheden ulusları aralarında erittiler. Bunda kalabalık olmalarının da cezbedici hayat tarzlarının da bilimsel açıdan ileri olmalarının da etkisi vardı.

‘’Uygurlar Çinlileşmedi’’ diyenler olabilir. Evet onlarda Tibetlilerde Çinlileşmedi. Çünkü Doğu Türkistan ve Tibet, Çin değil. Çin’in komşuları. Uygurlar fatih değiller. Çinlilerin arasına yerleşmediler. Bilakis Çin, Doğu Türkistan ve Tibet’i fetih etti. Fakat bu yöntem 4000 yıllık tecrübesine ters olduğundan Uygurları ve Tibetlileri Çinlileştiremedi.

Fransız milletinin oluşumunda dil, din ve vatan ana faktörlerdir. Franklar Hıristiyan olan ilk Alman kabilesidir. Dinlerini korumak isteyen diğer Almanlardan iki yüz yıl kadar önce Hıristiyan oldular. Hıristiyan olduklarında o tarihte Galya bugün Fransa denilen coğrafyaya yerleştiler. Konuştukları dil zamanla, Hıristiyanlığın dili olan Latince ile Almancanın karışımı olan Fransızcaya dönüştü. Kafir olarak gördükleri Alman akrabalarından, onları Hıristiyan yapmak için yüzyıllar boyu savaştıklarından, ayrıştılar. Bu süreçten Fransız milleti doğdu.

İngiliz milletinin oluşumunda dil, vatan ve mezhep etkilidir. Alman kabileleri geldiklerinde Britanya adasında İrlanda, İskoç ve Gal halkları mukimdi. Almanlar zamanla ada halklarının konuştuğu dillerle Latincenin ve Almancanın karışımı olan bir dil olan İngilizceyi konuşmaya başladılar. Ada halklarını asimile etmediler, asimile olmadılar. Fakat kendilerinden sonra adayı fetheden bütün halkları yani Vikingleri, Normanları, Fransızları ve diğer Alman kabilelerini asimile ettiler. Britanya adasında yaşayan ve İngilizce konuşanlara İngiliz dendi. 1400’lerde 8. Henri’nin Katolikliğe savaş açarak İngilizlerin milli mezhebi olan Anglikanlığı kurması İngiliz milletini Avrupalılardan ve bu mezhebi benimsemeyen ada halklarından tamamen farklılaştırdı.

Arap milletinin oluşumunda dil ve din belirleyici oldu. Bugünkü Arapların belki %5’i Arap soyludur. Müslüman Araplar peygamberimizin vefatından sonra büyük bir fetih hamlesine giriştiler. Fetih ettikleri yerlerdeki halklar İslam’ı kabul etti. Arapçanın din dili olmasının da etkisiyle taze Müslümanlar zamanla Arapça konuşmaya başladılar ve Araplaştılar. Sadece Türkler, Farslar ve Kürtler varlıklarını koruyabildiler. Arapça zamanla o kadar baskın oldu ki İslam’ı kabul etmeyen ya da çok geç tarihlerde kabul eden Maruni, Berberi ve Tuareg gibi bölge halkları dahi Arapça konuşmaya başladı.

Örneklerden de görülebileceği gibi, milletler tarihin doğal seyri içinde, farklı faktörlerin etkili olmasıyla oluşmuşlardır. Bu faktörler milletlerin karakterlerini de oluşturdu. Yani millet planlayarak, programlayarak yaratılacak ve/veya oluşturulacak bir varlık değil. Türk milleti afişe yazmakla Türkiye milleti olmaz.

Ama tarihte millet yaratmak ya da eski tabirle inşa etmek gayretleri her zaman olmuştur. Ders almamız gereken teşebbüslerden biri ‘’Makedon milleti’’ oluşturma teşebbüsüdür. Makedonya, aynı Anadolu, Trakya, Kafkasya, Rumeli ve İran gibi coğrafya adıdır. Bulgarlar Osmanlıdan ayrıldığında merkezi Selanik olan Güney Makedonya’da nüfuslarına göre sırasıyla Türkler, Yahudiler, Bulgarlar, Dönmeler ve Yunanlar yaşıyordu.

Merkezi Üsküp olan Kuzey Makedonya’da ise Türkler, Arnavutlar ve Bulgarlar benzer nüfusa sahipti. Türkler ve Arnavutlar Müslüman, Bulgarlar Ortodoks’tu. Yani demografi, Bulgar ya da Ortodoks milliyetçiliği yaparak bağımsızlık kazanmaya ve Osmanlıdan ayrılmaya müsait değildi. Bu gerçeklikten hareket eden Makedonyalı Bulgar aydınları Makedonya milliyetçiliği oluşturmaya karar verdiler.

‘’Biz dinimiz, kökenimiz ne olursa olsun Makedonyalıyız. Makedon’uz. Önceliğimiz Makedonya’nın düze çıkması, gelişmesi ve kalkınması olmalı’’ sloganlarından hareketle Türklerle Arnavutları da yanlarına çekmeye ve bağımsızlık kazanmak için güçlenmeye çalıştılar. Peki bu gayretler sonuç verdi mi? Evet verdi. Ama beklenenden çok daha farklı sonuçlar verdi. Arnavutlar ve Türkler asla Makedon kimliğini kabul etmediler, içselleştirmediler, benimsemediler. Ama Bulgarlar Bulgar olduklarını unuttular. Makedon oldular. Yani oluşan Makedon milleti başta tasarlanandan farklıydı.

2. Balkan savaşında Makedonya Osmanlıdan ayrıldı. Makedon kimliğiyle bütünleşen Bulgarlar, Bulgaristan’a katılmak gibi bir gayretin içinde olmadıklarından Makedonya Sırbistan’ın oldu. Sırbistan krallığı ve Yugoslavya dönemlerinde de devlet, kendi menfaatleri gereği, Makedon kimliğini pekiştiren, Bulgar-Makedon ayrışmasını derinleştiren ve Makedonya’da konuşulan Bulgarcayı farklılaştıran siyasetler izledi.

Bugün Makedonya bağımsız. Ahalinin yarıya yakını Makedon (yani Bulgar) yarıya yakını Arnavut ve %4-5’i Türk. Bir tane Türk veya Arnavut’un Makedon’um dediğini duyamazsınız. Makedonlar ise Bulgar olduklarını bilmiyor, hatırlamıyor. Kendilerini farklı bir millet sanıyorlar. Komünist dönemde Türklerin çoğu ve Arnavutların önemli bir kısmı Türkiye’ye geldiler. Yani Türkiye’yi devletleri olarak kabul ettiler. Bu Türk kimliğinin içselleştirildiğinin en bariz göstergesi. Türk milleti de muhacirleri etnik kökenlerine göre bölmedi. Hepsini evladı fatihan diyerek bağrına bastı.

Arnavutlar ve Türkler birbirleriyle pek geçinemeseler de Türkiye’yi hamileri olarak görürler. Arnavutlar Makedonları sevmezler. İdealleri, Makedonya’nın Arnavutların ekseriyette olduğu bölgelerini, Arnavutluk ve Kosova’yla birleştirmektir. Yani Bulgar aydınların Arnavutlar ve Türklerle Makedon üst kimliğinde birleşerek bağımsız olma projeleri akamete uğradı. Arnavutlar ve Türkler kimliklerini korurken Bulgarlar kaybetti. Proje yapılarak millet yaratılamaz. Türk milleti Türkiye milleti olmaz, olamaz.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Ertuğrul Türkoğlu Arşivi

Bilinmeyen Yönleriyle Dürzi İsyanı

27 Temmuz 2025 Pazar 09:09

Türküz. Türk Milletiyiz

24 Temmuz 2025 Perşembe 09:24

BOP’çulara sorular

17 Temmuz 2025 Perşembe 09:26

Suriye 14 Temmuz 2025

14 Temmuz 2025 Pazartesi 08:15

Hankendi zirvesi

07 Temmuz 2025 Pazartesi 09:54

NATO zirvesi mi, NATO devrimi mi?

30 Haziran 2025 Pazartesi 09:31

Çin hepimizi fişliyor

26 Haziran 2025 Perşembe 09:55