Alparslan Türkoğlu

Alparslan Türkoğlu

Şanghay İşbirliği Örgütü Nerede?

Rusya, SSCB yıkıldıktan sonra, özellikle ABD ve Çin’i, Orta Asya’dan siyasi ve askeri olarak uzak tutmaya çalıştı. 11 Eylül’e kadar bunda başarılı oldu. 11 Eylül saldırılarından sonra Afganistan’ı işgal etmesi, ABD’nin aynı zamanda Orta Asya’ya yerleşmesini sağladı. Amerika, Afganistan operasyonunda destek almak amacıyla Kırgızistan ve Özbekistan’da askeri üsler açtı. Orta Asya’nın en büyüğü olan Almatı Havalimanını izinsiz kullanma hakkını elde etti.

O tarihlerde Rusya’nın Batı ile ilişkileri bugünkü gibi kötü değildi. Rusya G-8 üyesiydi. Henüz çiçek devrimleri olmamış, Gürcistan ve Kırım işgal edilmemişti. Rusya’ya hiçbir yaptırım uygulanmıyordu. Rusya Avrupa’nın majör enerji tedarikçisiydi. Rusya’daki kamu şirketlerinin çoğunu Batılılar satın almışlardı ve her yıl Rusya’ya milyarlarca dolar tutarında yeni yatırımlar yapıyorlardı. Moskova, bu konjonktürde, son derece rahatsız olmasına rağmen tarihinin en büyük terör saldırısına uğrayan Amerika’ya itiraz edemezdi.

Aynı durum Türk devletleri içinde geçerliydi. ABD, ilaveten Özbekistan ve Kırgızistan’a üs kirası olarak astronomik ücretler ödedi. Bağımsızlığını kazandıktan sonra milliyetçi politikalar uygulayan Özbekistan, Türk devletlerinin lideri olmaya çalışıyordu. Bu hedefine ulaşmak için Rusya’nın Orta Asya’daki ağırlığını azaltmalıydı. Zira Rusya-Kazakistan ilişkileri çok iyiydi ve Taşkent’e göre Kazakistan Özbekistan’ın rakibiydi.

Amerika üslere büyük yatırımlar yaptı. İşgal tamamlandıktan sonrada bırakın üsleri kapatmayı asker sayısını sürekli arttırdı. Orta Asya’da peş peşe yüzden fazla Beyaz Saray destekli sivil toplum kuruluşu faaliyete geçti. Rusya tek başına Amerika’yı Orta Asya’dan çıkaramayacağına, Afganistan’ın işgalinin bahane olarak kullandığına ve ABD’nin hedefinin Orta Asya’ya yerleşmek olduğuna kanaat getirince, Çin’i ve kendisine yakın olan Kazakistan, Kırgızistan ve Tacikistan’ı daha sonra kurumsallaşacak olan Şanghay Beşlisini kurmaya ikna etti. Pekin, Amerika’nın hemen sınırında asker konuşlandırmasını Çin’in kuşatılması olarak gördüğünden ve Orta Asya’da ağırlığını arttırmak amacıyla bu platformu var gücüyle destekledi.

Böylece Amerika ile tek tek değil hep birlikte ve kurumsal bir yapının altında mücadele edilecekti. Şanghay İşbirliği Örgütü (ŞİÖ) ilk hedefine, uzun ve kanlı mücadelelerden, darbelerden, isyan ve gösterilerden sonra ulaştı. ABD askeri üslerini kapatmak zorunda kaldı. Almatı Havalimanını kullanma hakkını kaybetti. Kısaca Orta Asya’dan çekildi. Bugün itibariyle Amerika’nın yeryüzünde en zayıf olduğu bölge Orta Asya’dır.

Özbekistan takip ettiği dış politikayı baştan aşağı değiştirerek ŞİÖ’ ye katıldı. ŞİÖ’ nün ikinci hedefi özellikle Doğu Türkistan’da ve Fergana Vadisinde güçlenen DEAŞ, El Kaide ve Taliban türevi örgütlerle mücadele etmekti. Bu örgütler de kısa sürede marjinal yapılara dönüştüler, toplumsal tabanlarını kaybettiler. Bir kısmı bölgeyi terk ederek Irak ve Suriye’ye gitti.

Bu başarılar örgütün prestijinin yükselmesine ve çok sayıda ülkenin üye olmak istemesine yol açtı. ŞİÖ, NATO’nun alternatifi olarak görülüyordu. Bu gelişmeler Hindistan, Pakistan ve İran gibi büyük devletlerin örgüte katılmasını sağladı. Hele ABD’nin Afganistan’dan çekilmek zorunda kalması ve Çin ve Rusya tarafından desteklenen Taliban’ın yönetimi ele geçirmesi ŞİÖ açısından kesin zaferdi.

Bu zafer havası kısa sürdü. Zira Rusya, Ukrayna’ya saldırdığında örgüt üyelerinden tepki gördü. Hindistan ve Çin tarafından kıyasıya eleştirildi. Türk devletleri Ukrayna’nın toprak bütünlüğüne saygı gösterilmesini istediler. BM’de Rusya’dan yana tavır almadılar. Moskova; Pekin ve Delhi’yi çok düşük fiyatlara doğalgaz ve petrol satarak susturabildi.

‘’İlk ayrılık büyümeden ve kalıcı hasar oluşmadan yönetildi’’ yorumu yapılırken Hindistan Pakistan’a saldırdı. Bu olabilecek en büyük krizdi. Zira örgüt üyesi iki devlet topyekun savaşmaya başladılar. Şöyle düşünün NATO 77 yıl önce kuruldu. Üye sayısı çok daha fazla. Üye ülkeler arasında yaşamsal nitelikte menfaat ve fikir farklılıkları var. Fakat üye ülkeler birbirlerine bir tane bile bomba atmadılar.

Sorun Hindistan’la Pakistan arasında kalmadı. Rusya Hindistan’a, Çin ve Türkiye Pakistan’a tam destek verdi. ABD ve İsrail’in Hindistan’ı desteklemesi, İran’ın Pakistan’a destek vermesine neden oldu. Yani sorun iki ŞİÖ üyesi devletin savaşını aşarak ŞİÖ üyesi Rusya ve Hindistan’ın, diğer ŞİÖ üyelerine karşı NATO lideri Amerika ile iş birliği yapmasına dönüştü. Hele savaşın sonlandırılmasında İngiltere ve ABD’nin etkili olması örgütün itibarını iyice bitirdi.

Bu savaş ŞİÖ’ yü kağıt üzerinde var olan bir örgüte dönüştürdü. Artık hiçbir ülke ŞİÖ üyeliğine güvenemez, bel bağlayamaz. Türk ülkelerinin bu örgüte katılmakta ilk hedefleri Amerika’yı Orta Asya’dan çıkarmaksa ikinci hedefleri, müttefiklik ilişkisi tesis ederek, Rusya ve Çin’in gelecekte olabilecek tasallutlarından kurtulmaktı.

Hindistan-Pakistan savaşının oluşturduğu hasarın giderilmesi için planlar hazırlanırken, İsrail bağıra bağıra, göz göre göre İran’a saldırdı. ŞİÖ ne saldırıdan önce ne de saldırı sırasında ‘’İran üyemizdir. Ona yapılan saldırıyı örgüte yapılmış sayarız’’ demedi. Diyemedi.

İran örneği öncekilerden daha dramatik. Zira Rusya-Ukrayna savaşında saldıran ülke örgüt üyesiydi. Hindistan ve Pakistan harbinde iki örgüt üyesi savaşıyordu. İran vakasındaysa İsrail önceden duyurarak, bir örgüt üyesi ülkeye saldırdı. Başta ABD ve İngiltere olmak üzere Batı devletlerinin neredeyse tamamı ve NATO üyelerinin büyük çoğunluğu İsrail’e açık destek verirken, ŞİÖ ve Pakistan dışındaki ŞİÖ üyeleri sessiz kaldı.

Olayın daha berbat yanı İran’ın en yeni uçağının Şah devrinden kalma F-14’ler olduğunun ortaya çıkmasıydı. S-400’lerin devreye girmemesi bir başka skandaldı. Daha onlarcasını ekleyebileceğim bu örnekler, örgütün ortak bir savunma stratejisinin olmadığı gibi verimli bir iş birliğinden ve teknoloji paylaşımından da uzak olunduğunu gösteriyor.

Artık ŞİÖ ölüdür. İtibarsız ve işlevsizdir. Ne yapılsa diriltilemez. Bırakın NATO’ya alternatif olmayı İsrail’in bile kaale almadığı bir örgüttür. Bu gelişme Türk Devletleri Teşkilatının yeniden yapılandırılmasını zorunlu kılmaktadır. Haftaya bu konuyu ele alacağız. Allah’ın selamı; Türkçe düşünenlere, Türkçe konuşanlara, Türk için yaşayıp, Türk için çalışanlara ve gerektiğinde can vermeye hazır olanlara olsun.

a

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum
Alparslan Türkoğlu Arşivi

Türkler Neden Hanefi ve Şii Oldular?

12 Temmuz 2025 Cumartesi 10:05

Putin’in Azerbaycan ile derdi ne?

08 Temmuz 2025 Salı 10:49

Ortadoğu’da neler olacak?

02 Temmuz 2025 Çarşamba 09:51

Süleyman Demirel kimdir?

18 Haziran 2025 Çarşamba 09:26